Konu: ...Sessiz Bir Aşkın Öyküsü... Paz Mayıs 03, 2009 2:47 pm
(Bu öykümü çok yakın bir dostumun yaşadıkları üzerine yazmıştım.Ben aşkın sabır gerektirdiğini o bunları yaşarken anlamıştım.Umarım sizde okurken anlarsınız.) ... Her dakika gözlerinin sessizliğinde dalarken hayallere, günlerce beklemek birini...Sesini duyacak kadar yakın olmak ve sesini duyuracak kadar uzak.Kendi kendine yaşamak aşkı...Gözyaşlarının sırdaşı,kalbinin dostu olmak...Kendi sevdanı gömmek kalbinin bir köşesine ve onun sevdasını paylaşmak sevdiğiyle...Onun gülücükleriyle mutlu olmaya çalışmak(!) Beş ay boyunca her gün ona hasret yaşamak ve her gün onu beklemek. Beklemek...Beklemek..Ve gelmeyeceğini bildiği sevgiliyi unutmaya çalışmak.Zamana yalvarmak; unutturması için sevgiliyi.Ve yine beklemek öylece.Ancak bu kez gelmesini değil unutmayı beklemek.Günlerce gecelerce ağlamak.İsyan etmek...Hem karanlıklara hem aydınlıklara.Yaşamdan zevk almamak... Beklide yaşamayı bile istememek!!! Ya sonra ? Sonra lanet etmek zamana, bağırmak sebepsizce, çaresizce bağırmak, laf dinlemeyen asi gönlüne bağırmak olabildiğince...Söyleyememek kimseye bu karşılıksız sevdayı.Umudu kesmek bir yanda; gidip istemeyeceğini bilebile söylemek bir yanda... Bütün umutsuz eylemleri kullanmak ve aşkının sessizliğiyle yaşamak hayatın en karanlık acı günlerini...AŞK böyle bir şey işte bazen sesini çıkaramamak bazen de yetti artık diyip olabildiğince bağırmak.AŞK; sevgiyi üzüntüyle karıp sevgilinin önüne sunmak... ...Bir ikileme son vermek ve ne olacaksa olsun artık diyip tüm gururunu ayaklar altına alarak söylemek içine gün geçtikçe sığmayan sevdanı.Günlerce gecelerce bir cevap beklemek...Ardından kepaze olmak aşkınla, reddedilmek ! Beklediği aşkından birlikte olamayacaklarını duymak.İstenmemek ve aynı karanlığa tekrar itilmek.Hayattan ve yaşamaktan umudunu kesmek.Konuşmamak kimseyle, aşkın sessizliğine bürünmek...Taa ki sevgili sevildiğini kabul edene dek! Bir anda açar mı güller ilkbaharda ? Yağmur yağar mı böyle sessiz sevdalara ? Kuşlar uçar mı zorlu bir kışın ardından ? Bir aşk bir anda boğar mı insanı mutluluk gözyaşlarına , sevda hıçkırıklarına ? Kalbinin zaferi götürür mü seni uçsuz bucaksız hayallere ? .................................................. ....... Evet... Artık yine katlanma zamanı sevgilinin her şeyine.Zaten aşk ta onu her şeyiyle kabul edip olduğu gibi sevmek değil midir? Artık saygı zamanı sevgilinin düşüncesine.Zaten aşk ta onun sevdiği şeyleri sevip saygı duymak değil midir ? .................................................. ....... AŞK ; sıcaklıktır, sorumluluktur, kabullenmektir, inceliktir, anlaşmaktır, korumaktır, kıskanmaktır, neşedir, mutluluktur, GERÇEKTİR!!! AŞK ; uyumdur, güvendir, kaderdir!!! AŞK ; ASLA ANLATILAMAYACAK HİKAYELERDİR!!! ve aslında AŞK ; ŞİMDİ ZAMANI DEĞİL DİYİP BEKLEMEYİ BİLMEKTİR!!!
ALINTI...
Angela_Ashley
Konu: Geri: ...Sessiz Bir Aşkın Öyküsü... Cuma Mayıs 08, 2009 8:37 pm